Başbakan Binyamin Netanyahu'nun elçisi Isaac Molho, Filistinliler İsrail'i "gerçek bir uluslararası kuşatma" altına almayı amaçlayan diplomatik bir kampanya hazırlarken, barış müzakereleri için bir gündem belirlemeyi amaçlayan ön görüşmeler için Salı günü Amman'da üst düzey Filistinli müzakereci Saeb Erekat ile bir araya gelecek. "

İsrailli ve Filistinli temsilciler arasında aylardır yapılan ilk resmi toplantı olan Salı günkü toplantı için yoğun baskı yapanlar arasında Ürdün Kralı Abdullah ve Dışişleri Bakanı Nasser Judeh ile Dörtlünün Ortadoğu elçisi eski İngiltere Başbakanı Tony Blair de yer alıyor. Üst düzey İsrailli yetkililer, toplantının müzakerelerin yenilenmesine yol açma ihtimalinin çok az olduğunu söyledi.

Filistinlilerin bu ay sonunda başlatmayı planladıkları diplomatik saldırı, BM Güvenlik Konseyi'nin yerleşim inşaatlarını kınayan bir kararı geçirmesi için baskı yapmayı ve Uluslararası Ceza Mahkemesi'ni İsrail'i 2008-2009 Gazze Şeridi'ne yaptığı saldırıyla ilgili savaş suçları nedeniyle yargılamaya çağırmayı içerebilir.

El Fetih Merkez Komitesi üyesi Nabil Sha'ath, 2012 yılının "Filistin liderliği açısından benzeri görülmemiş bir diplomatik kampanyanın başlangıcı olacağını ve İsrail'i gerçek bir uluslararası kuşatma altına alacak bir baskı yılı olacağını" söyledi. İsrail Dışişleri Bakanlığı'nın bir belgesine göre. "Kampanya Güney Afrika'da apartheid'a karşı yürütülen kampanyaya benzer olacak."

İsrail'e ulaşan bilgilere göre Filistinliler, kampanyalarının bir parçası olarak birkaç adım atmayı düşünüyor:

* Şubat ayında BM Güvenlik Konseyi'nden yerleşim inşaatlarını kınayacak ve İsrail'e uluslararası yaptırımlar uygulayacak bir karar çıkarması istendi. Eğer bir karar oylamaya sunulursa, ABD dışındaki tüm Güvenlik Konseyi üyelerinin lehte oy kullanması bekleniyor.

* Lahey'deki Uluslararası Ceza Mahkemesi'ni İsrail'i Dökme Kurşun Operasyonu ile ilgili savaş suçlarından yargılamaya çağırmak. Bu başarısız olursa, Filistinli yetkililerin Filistinli vatandaşları İsrail'e karşı Batı mahkemelerinde dava açmaya teşvik etmesi muhtemeldir.

* Dördüncü Cenevre Sözleşmesi'nin işgal altındaki topraklarda topluluk inşasını ve nüfus transferini yasaklayan maddelerinin uygulanması için baskı yapmak. Filistinliler bir süredir İsviçre hükümetini, Cenevre Sözleşmesi'nin Batı Şeria'da uygulanması konusunda özel bir tartışma için belgeyi imzalayanları bir araya getirmeye ikna etmeye çalışıyor.

* BM Genel Kurulu'ndan veya BM İnsan Hakları Konseyi'nden, çözüm meselesini incelemek üzere uluslararası bir araştırma komitesi göndermesini istemek.

* Filistin'in tam üyelik statüsünü güvence altına almak için BM Güvenlik Konseyi'ndeki çabaların yenilenmesi veya BM Genel Kurulu'ndan üye olmayan devlet statüsünün talep edilmesi. Benzer bir hamle, geçtiğimiz Ekim ayında, Birleşmiş Milletler'in kültür kurumu UNESCO'nun Filistin'i üye olarak kabul etmesi ve buna karşılık İsrail'in Filistin'in vergi gelirlerini dondurmasının ardından askıya alınmıştı.

* Şiddet içermeyen halk ayaklanması kapsamında Batı Şeria'da İsrail'e karşı kitlesel mitingler düzenlemek. Hamas ve El Fetih arasındaki uzlaşma görüşmelerinde Hamas siyasi bürosu başkanı Halid Meşal, iki hareketin uluslararası dikkati İsrail işgaline çekmek amacıyla faaliyetlerini halk ayaklanmasına odaklayacağını söyledi.

Diplomatik kampanyanın 26 Ocak'ta başlaması bekleniyor; bu, Dörtlü'nün müzakereleri sürdürmek ve sınırlar ve güvenlik düzenlemeleri konusunda önemli öneriler sunmak için İsrail ve Filistin Yönetimi'ne ayırdığı üç aylık sürenin sonunu işaret ediyor.

Filistinliler bu tarihten önce uluslararası forumlarda tek taraflı adım atmamayı kabul etti.

Yakın zamanda çok sayıda üst düzey Filistinli yetkiliyle görüşen İsrailli bir kaynağa göre, İsrail-Filistin görüşmelerinde bu tarihten önce herhangi bir ilerleme beklenmiyor.

Cumartesi günü Filistin televizyonuna verdiği röportajda Filistin Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas, Dörtlü'nün İsrail ile Filistinliler arasındaki müzakereleri 26 Ocak'tan önce yenileme çabalarında başarısız olması halinde, Filistin Yönetimi açısından "tüm seçeneklerin açık olacağını" söyledi.

Molho ve Erekat arasında yarın yapılacak toplantı hakkında konuşan üst düzey İsrailli yetkililer, her iki tarafta da derin bir güvensizlik bulunduğunu ve hem İsraillilerin hem de Filistinlilerin, barış görüşmelerinin sürdürülememesinden diğer tarafı sorumlu tutmaya Dörtlü'yü ikna etmeye çalıştıklarını söyledi.

Toplantı, müzakerelerin yeniden başlaması anlamına gelmiyor; yalnızca gelecekteki barış görüşmelerinin gündemine ve bu görüşmelerin dayanacağı ilkelere karar vermeyi içeren bir hazırlık süreci.

Üst düzey bir İsrailli kaynak, "Müzakerelerin yürütülmesine ilişkin müzakerelerden bahsediyoruz" dedi.

Blair ve Judeh, Molho ile Erekat arasında yarın yapılacak toplantının ilk bölümünde, Dörtlüsü'nü oluşturan tüm tarafların (ABD, Birleşmiş Milletler, Rusya ve Avrupa Birliği) temsilcileri de yer alacak. Toplantının ikinci bölümünde Judeh, Molho ve Erekat ile görüşmelerde bulunacak.

Başbakanlık Bürosu'ndan yapılan açıklamada İsrail, Abdullah ve Judeh'ye "tarafları Dörtlü yönergelerine uygun olarak bir araya getirme girişiminden dolayı" teşekkür etti. 

---