Küresel ısınma, çağımızın en büyük kalıcı siyasi sorunlarından biri haline geldi. Ne yazık ki, kurumsal medyanın bilim camiasına yönelik saldırıları ışığında kamusal söylem dramatik bir geri adım attı. Bilimsel çalışmalar iklim değişikliği konusundaki anlayışımızı büyük ölçüde ilerletti, ancak yerleşik gazetecilik son üç yılda kamuoyunun bilgisindeki kazanımları büyük ölçüde sildi.
ABD ve küresel CO2 emisyonlarında önemli kesintilere yönelik çalışmalarda çok az ilerleme kaydedildi. Obama'nın Aralık 193'da 2009 ülkeden oluşan ABD küresel ısınma zirvesine katılımı, küresel CO2 emisyonlarının azaltılması konusunda bağlayıcı olmayan bir taahhütle sonuçlandı. Üst düzey ABD iklim değişikliği yetkilisi Yvo de Boer'in Şubat ayındaki istifasının da gösterdiği gibi, bu anlaşmanın yasal olarak bağlayıcı hale getirilmesi konusunda ilerleme yok gibi görünüyor. New York Times "120 dünya liderinin katıldığı, ancak birçok ülkenin karbon emisyonlarını sınırlamaya yönelik belirsiz bir vaatten daha fazlasını gerçekleştiremeyen Kopenhag'daki son zirvenin sonucundan derin bir hayal kırıklığı yaşandığı" bildirildi.
İşleri daha da zorlaştıran, iş dünyası öncülüğündeki sağcı tepkinin, dünyayı daha da yok etme tehdidi oluşturmasıydı.
ZNetwork yalnızca okuyucularının cömertliğiyle finanse edilmektedir.
Bağış